Aslında bir ortopedi uzmanı ve bir anatomi hocası olan Per Ingrid Brânemark 1950 ’ lerin başında İsveç’te tavşanlar üzerinde dokuların iyleşmesi ve bu konuda kan akımının etkilerini inceliyordu. O an dünyada yepyeni, geleceği etkileyecek, insan hayatının kalitesini kökten değiştirecek bir buluşun eşiğinde olduğunun aslında çok da farkında değildi.

Deneklerinde yerleştirdiği küçük titanyum plak kemikle öylesine birleşmişti ki kemikten ayırması mümkün gözükmüyordu…

Işte bu birleşim dünyada bir çığır açacak, dişhekimliğinde devrim yaratacak bir buluşun başlangıcıydı.

Tabiki aceba laboratuar koşullarında gerçekleşen bu birleşim klinikte ve insanda uygulandığı zaman sonuç ne olacaktı? Bilim dünyası konuya şüpheyle yaklaşıyordu..

1965 yılının Eylül ayında Brânemark 20 gönüllü öğrencisi ile klinik çalışmalara başladı. Yani ilk implantı ağız içi ortama yerleştirerek yıllar boyu gelişerek sürecek heycan verici bir serüvenin startını vermiş oldu….

Yıl 2019 ….

ABD de her yıl potansiyel 500.000 kişinin implant tedavisine aday olduğu ve sadece ABD için bu sektörün yıllık 4.5 Milyar Dolarlık bir hacme ulaştığı bilinmektedir.

Ülkemizde ise durum çok farklı sayılmaz yaklaşık olarak yıllık 100.000 hastanın implant tedavisi için kliniklere başvurduğu bilinmekte ve bu sayının hergün arttığı saptanmaktadır.

Implant tedavisi….

Mucize mi?, Ömürlük mü? Her koşulda mı? Neden implant ? Hangi implant? Kime güvensem ?

Sizlerle, aklınıza gelen bu ve bundan daha fazla sorunun cevaplarını paylaşmaya devem edeceğim…

Sevgi ve sağlıkla ….